Parnasizm Nedir? Parnasizm Şiir Özellikleri ve Parnasizm Şiir Örnekleri

Parnasizm, 19. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkan ve şiiri bir sanat olarak gören, duygusal olmaktan çok nesnel bir sanat anlayışıdır. Şairler, evrensel olanı ve kalıcı olanı tercih ederler. Bu akımın en önemli temsilcileri Charles Leconte de Lisle ve Theophile Gautier’dir.

Parnasizm, özellikle Fransız edebiyatında önemli bir yere sahiptir. Bu akımın etkisi altındaki şairler, şiirde biçimsel mükemmelliği ön planda tutar ve imgeler aracılığıyla okurlarının hayal gücünü harekete geçirirler. Parnasizm, aynı zamanda sembolist şiirin de öncüsü olarak kabul edilir.

Parnasizm Nedir?

Parnasizm, 19. yüzyıl Fransa’sında ortaya çıkan ve şiirin bir sanat olarak algılanmasını savunan bir edebi akımdır. Bu akım, Fransız Parnas Dağı’ndan ismini alır ve özellikle şiirde nesnelliği ön plana çıkarır. Parnasizm, Romantik dönemin öznel ve duygusal şiir anlayışına bir tepki olarak doğmuştur.

Parnasist şairler, kişisel duygulardan uzak durur ve doğayı, insanı, sanatı nesnel bir bakış açısıyla tasvir ederler. Bu akımın en önemli temsilcileri arasında Charles Leconte de Lisle, Theophile Gautier ve Jose Maria de Heredia bulunmaktadır. Parnasizm, 19. yüzyılın ortalarından itibaren etkisini göstermiş ve 20. yüzyılın başlarına kadar devam etmiştir.

Parnasizmin Tarihi

Parnasizm, 19. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkan bir edebi ve sanatsal harekettir. Bu akım, 19. yüzyılın ortalarında gelişmeye başlamış ve özellikle 1860 ile 1870 yılları arasında en parlak dönemini yaşamıştır. Parnasizm ismini Fransa’nın güneyinde bulunan Parnas Dağı’ndan alır ve bu dağın edebi anlamı, mitolojide sanatçıların ilham perisi olarak bilinen Apollon’un evi olmasıyla ilişkilidir.

Parnasizmin kökenleri Romantizme dayanır; ancak Parnasist şairler, Romantiklerin öznel ve duygusal yaklaşımını reddederek nesnel bir bakış açısı benimsemişlerdir. Bu akımın öncüleri arasında Charles Leconte de Lisle, Theophile Gautier ve Jose Maria de Heredia gibi isimler bulunmaktadır.

Parnasizm Şair Özellikleri

Parnasizm şairleri, bu akımın temel prensiplerine uygun olarak eserler verirler. İşte parnasist şairlerin özellikleri:

  • Nesnellik: Parnasizm şairleri, kişisel duygularını ve düşüncelerini eserlerinde yansıtmak yerine nesnel gerçeklere odaklanırlar.
  • Sanat için sanat: Bu akımın savunucuları, sanatın toplumsal veya ahlaki bir amaç gütmeden var olması gerektiğini savunurlar.
  • Biçimsel mükemmellik: Parnasizm şairleri, şiirin biçimsel unsurlarına büyük önem verirler. Kafiye, ölçü ve redif gibi unsurlar ustaca kullanılır.
  • Zengin kelime hazinesi: Parnasist şairler, geniş bir kelime hazinesine sahip olup eserlerinde çeşitli dillerden kelimeler kullanabilirler.
  • Doğa betimlemeleri: Doğa unsurları parnasist şiirlerde sıkça yer alır. Ancak bu betimlemeler daha çok nesnel bir şekilde yapılır ve şairin duygusal durumunu yansıtmaz.
  • Tarihsel ve mitolojik referanslar: Parnasist şairler, eserlerinde tarihsel veya mitolojik karakterlere sıkça yer verirler.

Bu özellikler, parnasist şairlerin eserlerini diğer edebi akımlardaki şiirlerden ayıran temel unsurlardır.

Parnasizm Sözlükler

Parnasizm ile ilgili sözlüklerde genellikle aşağıdaki tanımlar bulunur:

  • Edebi Akım Tanımı: Edebiyat sözlüklerinde Parnasim, “Fransızca ‘le Parnasse’ yani ‘Parnasus’tan gelen; ‘dağ’ manasına gelen Yunan kelimesi ‘oros’tan türemiştir” şeklinde tanımlanır. Ayrıca bu sözlüklerde parnasizmin özellikleri detaylı bir şekilde açıklanır.
  • Eser Tanımı: Sözlüklerde ayrıca parnasist eser tanımı da yapılmaktadır. Örneğin “Leconte de Lisle’in ‘doğa tasvirlerinden oluşan’ eseri” şeklinde örnek verilir.

Bunların yanı sıra parnasizmi temsil eden sanatçıların biyografileri de sözlüklerde yer alır.

Parnasizm Soylu Aile

“Soylu Aile” eseriyle Parnasim akımının en önemli temsilcisi olan Charles Leconte de Lisle, 1818 yılında Fransız adası olan Reunion’da dünyaya gelmiştir.

Aile hayatı:

  • Ailesinin kökleri Fransa’nın Bretagne bölgesine dayanmaktadır.
  • Babasının adı Joseph Leconte’dir ve annesi Marie Antoinette Lesage’dir.
  • Babasının mesleği nedeniyle çocukluğu denizle iç içe geçmiştir.

Eğitimi:

  • Leconte de Lisle’in eğitim hayatı oldukça başarılı geçmiştir.
  • Küçük yaşta okuma yazma öğrenmiş ve birçok klasik eseri okuyarak kendini geliştirmiştir.

Kariyeri:

  • Leconte de Lisle’in kariyeri boyunca birçok önemli eseri bulunmaktadır.
  • Kendi adını taşıyan dergide yazdığı yazılarla tanınmıştır.
  • Tahiti adasında geçirdiği yıllar ona ilham vermiştir.

Eserleri:

  • Leconte de Lisle’in en ünlü eserlerinden biri “Soylu Aile” adlı şiir kitabıdır.
  • Ayrıca “Doğa Tasvirleri” adlı eseri de oldukça dikkat çekicidir.

Etkisi:

  • Leconte de Lisle’in eserleri, özellikle Fransız edebiyatında büyük etki yaratmıştır.
  • Kendi dönemindeki birçok yazarı etkilemiş ve ilham vermiştir.

Parnasizm – Sembolist Arasındaki İlişki

Sembolizm, Fransız edebiyatında özellikle şiirde kullanılan bir yöntemdir; ancak aynı zamanda bir edebi akım olarak da kabul edilir. Sembolist şairler, kelimelerin anlamlarından ziyade çağrıştırdığı imgeleri ön plana çıkararak okuyucunun hayal gücüne hitap ederler. Sembolizm ile parnasizm arasındaki ilişki ise bu iki akımın benzerliklerinden kaynaklanır.

Sembolist Şairlerin Özellikleri:

  • Sembolist şairler, kelimelerin somut anlamlarından uzaklaşarak soyut çağrışımlar yapmayı tercih ederler.
  • Duygularını ifade ederken imgeler kullanırlar; ancak bu imgelerin anlamı okuyucuya göre değişebilir.
  • Ahenk ve ritme büyük önem verirler; şiirlerinin melodik olmasını sağlarlar.

Sembolist Akımın Temsilcileri:

  • Charles Baudelaire: “Kötülüğün Çiçekleri” adlı eseriyle tanınır.
  • Paul Verlaine: “Aşk Şarkıları” eseriyle ünlüdür.
  • Arthur Rimbaud: Genç yaşta başladığı kariyerinde birçok önemli eser vermiştir.

Sembolizmin Özellikleri Üzerinden İki Akım Arasındaki Farklar:

  • Nesnelik vs Subjektiflik: Parnasizm nesnel gerçeklere dayanırken sembolizm öznel duygulara odaklanır.
Scroll to Top