Osmanlıca Metin Örnekleri

Osmanlıca, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kullanılan Türkçe’nin Osmanlı Türkçesi adını alan hâlidir. Osmanlıca, genel olarak Arap alfabesi ve Farsça’nın etkisiyle oluşmuş Türkçe’dir.

Arap harfleri ile yazılan Osmanlı Türkçesi, özellikle 18. yüzyıldan sonra yoğun bir şekilde Arapça ve Farsça kelimeler içermeye başlamıştır. Günümüzde çoğu kimse Osmanlıca kelimelerin anlamlarını bilmemekte ve bu nedenle Osmanlı kültürü çok fazla bilinmemektedir. Bu durum da bazı eksikliklere sebep olmaktadır. Bu sebeple birkaç örnekle de olsa Osmanlıcayı ve kelimelerinin anlamını tanıyalım.

Osmanlıca Metin Örnekleri

Osmanlıca metinler, günümüzde okuma yazma bilenlerin bile çoğu zaman anlayamadığı, gerçek anlamda yorum yapamadığı eserlerdir. Bu nedenle bu metinleri kelime kelime çevirip anlamlarını yazmak birçok kişiye yardımcı olacaktır. Gelin şimdi örneklerle birlikte Osmanlıcayı daha iyi anlamaya çalışalım.

Osmanlıca Bilgiler

Şu andan itibaren Osmanlıca metinler örnekleri ile birlikte kelime kelime anlamlarını vereceğiz. Anlamını veremediğimiz kelimelerin anlamlarını da okuyucularımız sayfanın sonunda yazabilirler.

İlk Osmanlıca Metin Örneği

Sözlük anlamı “Düşünceler” olan “Mefâkıd” adlı eserde yer alan bir metinden örnek verelim:

…كَيْفَ أَحْمَدُ اللَّهَ كَالْمَحْبُوبِ اَذَا سَخَطَ عَلَيَّ يَا رَبَّ الْعَالَمِينَ
مَنْ أَحَاطَ بِهُمَّ حَتَّى أَعْلَمَ مَا يُؤَلِّمُنِي

…رَبَّ الْعَالَمِينَ اَشْتَهَيْتُ الْأَرَضَ وَاَنْتَ تَرْسُو عَلَى الْمَاءِ
فَمَا قَدَرُوا عَلَى ذلِكَ يَوْمَئِذٍ فَالْمَرْءُ جِسْمٌ بِلَا قَلْبٍ وَلَا عَقْلٍ…

اَنْتَ حَيٌّ بِلَا عُمْرٍ وَلَا غَائِبٌ بِلَا مَوْقِفٍ وَلَا شَيْءٌ بِلَا سَمَاءِ اَنْتَ الْمَوْجُودُ وَحْدَكَ…

Bu Osmanlıca metni okuyup anlamak için öncelikle kelimelerin anlamını bilmek gerekir. Kısaca açıklamak gerekirse:

  • اشتهيت: Özlem duymak, istemek
  • ماء: Su
  • رب: Rab
  • العالمين: Alemler
  • القدرة: Kudret, güç
  • يومئذ: O gün
  • كافا: Nasıl
  • عالم: Alem
  • فما: Ne
  • قدروا: Güç yetirmek
  • جسم: Cisim
  • بلا: Olmadan
  • قلب: Kalp, gönül
  • عقل: Akıl
  • حي: Canlı, diri
  • عمر: Ömür
  • غائب: Yok, kayıp
  • وقت: Zaman, an
  • شيء: Şey, nesne
  • سماء: Gök, sema
  • موجود: Varlık, mevcut

Eğer bu kelimelerin anlamını biliyorsanız yukarıdaki metni okuyup anlayabilirsiniz.

Kuran-ı Kerim’in Osmanlıca Metin Örneği

Kuran-ı Kerim’in ilk ayetleri olan “Alak” suresinin ilk beş ayeti de Osmanlıca metin örnekleri arasında yer alır:

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحيمِ
١ إقرأ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذي خَلَقَ.
٢ خَلَقَ الْإنسانَ مِنْ عَلَقٍ.
٣ إقرأ وَرَبُّكَ الْأكْرَمُ.
٤ الَّذي عَلَّمَ بِالْقَلَمِ.
٥ عَلَّمَ الْإنسانَ ما لَمْ يَعْلَمْ.

Ayrıca Kuran-ı Kerim’in tamamı okunmak istenirse de birçok siteden temin edilebilir.

Sözlük Anlamlarıyla Osmanlıca Metin Örnekleri

Aşağıda yer alan metinlerin tamamında kelime kelime Türkçe anlamları yer alır. Bu metinlerin tamamını okuyarak hem Osmanlıcayı hem de Osmanlı kültürünü öğrenebilirsiniz.

Ayrıca bunlardan sonra yine merak edilen bazı kelimelerin Türkçe karşılıklarına da ulaşabilirsiniz.

(1) خذوا زينتكم عند كل مسجد و كلوا و اشربوا و لا تسرفوا ان الله لا يحب المسرفين (الاعراف :31)

(2) يا ايها الذين آمنوا اتوا الله و ائتوا الرسول و اولي الامر منكم (النساء :59)

(3) ما اصابكم يوم التقى الجمعان فباذن الله و ليعلم المؤمنين (ال عمران :166)

(4) لا يحزنك الذين يسارعون في الكفر (المائدة :41)

(5) كذلك لبست الذين من قبلهم فذوقوا بس ما كسبت ايديكمو (آل عمران :196)

(6) ارسلني بالحق بشيرا و نذيرا و لكن اكثر الناس لا يعلمون (الاعراف :188)

(7) ما لي لا ارى هاهنا معكم البائسين (الصافات :65)

(8) لا يكلف الله نفسا الا وسعها (البقرة :286)

(9) انما المؤمنون الذين اذا ذكر الله وجلت قلوبهم و اذا تليت عليهم آياته زادتهم ايمانا و على ربهم يتوكلون (الانفال :2)

(10) ان الله لا يغير ما بقوم حتى يغيروا ما بانفسهم (الرعد :11)

(11) قال عفوت عنك فكن بخير (يوسف :54)

(12) عسى ان تكرهوا شيئا و يجعل الله فيه خيرا كثيرا (النساء :19)

(13) و من يبتغ غير الاسلام دينا فلن يقبل منه و هو في الاخرة من الخاسرين (آل عمران :85)

(14) يايها الذين آمنوا اتقوا الله و ان تقولوا قولا سديدا (الاحزاب :70)

(15) انما المؤمنون اخوة (الحجرات :10)

(16) فتعالى الله الملك الحق (المؤمنون :116)

(17) لقد جاءكم رسول من انفسكم عزيز عليه ما عنتم حريص عليكم بالمؤمنين رءوف رحيم (التوبة :128)

(18) انما المؤمنون الذين اذا ذكر الله وجلت قلوبهم (الانفال :2)

(19) قال عفوت عنك فكن بخير (يوسف :54)

(20) انما المؤمنون الذين اذا ذكر الله وجلت قلوبهم (الانفال :2)

(21) وما قدروا الله حق قدره والارض جميعا قبضته يوم القيامة والسماوات مطويات بيمينه سبحانه وتعالى عما يشركون (الزمر :67)

(22) وما قدروا الله حق قدره والارض جميعا قبضته يوم القيامة والسماوات مطويات بيمينه سبحانه وتعالى عما يشركون (الزمر :67)

(23) وما قدروا الله حق قدره والارض جميعا قبضته يوم القيامة والسماوات مطويات بيمينه سبحانه وتعالى عما يشركون (الزمر :67)

(24) وما قدروا الله حق قدره والارض جميعا قبضته يوم القيامة والسماوات مطويات بيمينه سبحانه وتعالى عما يشركون (الزمر :67)

(25) وما قدروا الله حق قدره والارض جميعا قبضته يوم القيامة والسماوات مطويات بيمينه سبحانه وتعالى عما يشركون (الزمر :67)

(26) وما قدروا الله حق قدره والارض جميعا قبضته يوم القيامة والسماوات مطويات بيمينه سبحانه وتعالى عما يشركون (الزمر :67)

(27) وما قدروا الله حق قدره والارض جميعا قبضته يوم القيامة والسماوات مطويات بيمينه سبحانه وتعالى عما يشركون (الزمر :67)

TÜRKÇESİ:

(1) Her mescidde süs eşyalarınızı alın, yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez. (7/A’RAF:31)

(2) Ey iman edenler! Allah’a itaat edin. Peygambere ve sizden olan emir sahiplerine itaat edin. (4/NİSA:59)

(3) İki topluluğun karşılaştığı günde başınıza gelen felaket Allah’ın izni iledir. Ve müminlerin de iyi ileyeni bilmeleri içindir. (3/ALI İMRAN:166)

(4) Seni, küfre koşuşturanlar üzüntüye sevk etmesin. (5/MÂİDE:41)

(5) Önceki topluluklarda olduğu gibi sizin de başınıza bela gelir. Yaptıklarınızı tadın işte bu kötü sonuçlar yüzünden. (3/ALI İMRAN:196)

(6) O, beni gerçeklerle müjdeleyip korkutması için gönderdi ama insanların çoğu bunu bilmez. (7/A’RAF:188)

(7) Burada benim baksız ve muhtaç gördüğüm kimse nerede? (37/SAFFAT:65)

(8) Allah hiç kimseyi gücünün ötesinde bir şeyle mükellef kılmaz. (2/BAKARA:286)

(9) Müminler yalnızca şunlardır ki; Allah anıldığı zaman kalpleri titrer ve ona ayetleri okunduğunda imanları artar ve yalnızca Rablerine dayanıp güvenirler. (8/ENFAL:2)

(10) Allah, bir toplumun halini değiştirmedikçe, o toplumun halini de değiştirmez. (13/Ra’d:11)

(11) Dedi ki; Ben seni affettim. Haydi sen de hayırlı ol! (12/YUSUF:54)

(12) Bir şeyden hoşlanmazsanız, Allah belki onun içinde sizin için birçok hayır vardır. (4/NİSA:19)

(13) İslam’dan başka bir din isteyen kimsenin o din kabul edilmeyecek ve o ahirette zarar edenlerden olacaktır. (3/ALI İMRAN:85)

(14) Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve daima doğru söyleyin. (33/AHZAB:70)

(15) Müminler ancak kardeşlerinizdir. (49/HUCURAT:10)

(16) Artık yüce Allah’tan daha üstün olan hakiki bir hükümdar yoktur. (23/MÜ’MİNUN:116)

(17) İçinizden bir Peygamber geldi; sizin sıkıntılarınız ona çok ağır geliyor; müminlere karşı çok şefkatli ve merhametlidir.(9/TEVBE:128)

(18) Müminler yalnızca şunlardır ki; Allah anıldığı zaman kalpleri titrer ve ona ayetleri okunduğunda imanları artar ve yalnızca Rablerine dayanıp güvenirler.(8/ENFAL:2)

(19) Dedi ki; Ben seni affettim. Haydi sen de hayırlı ol!(12/YUSUF:54)

(20) Müminler yalnızca şunlardır ki; Allah anıldığı zaman kalpleri titrer ve ona ayetleri okunduğunda imanları artar ve yalnızca Rablerine dayanıp güvenirler.(8/ENFAL:2)

(21) Allah’ı gerçek anlamda hakkıyla tanımadılar; oysa kıyamet günü bütün yeryüzü onun kudretinin bir parçası olacaktır; gökler de onun elinin kenarında olacaktır; onun şirkin denildiği her şeyden yücedir.(39/ZEUMR:67)

(22) Allah’ın izni olmadan herhangi bir canlıya eziyet edilmez; her canlı onun izni olmadan ölmez; her canlının yaşam süresi belirlenmiştir; her şeyin bir kitabı vardır.(64/MUNAFIKUN:11)

(23) Allah’ın izni olmadan herhangi bir canlıya eziyet edilmez; her canlı onun izni olmadan ölmez; her canlının yaşam süresi belirlenmiştir; her şeyin bir kitabı vardır.(64/MUNAFIKUN:11)

(24) Allah’ın izni olmadan herhangi bir canlıya eziyet edilmez; her canlı onun izni olmadan ölmez; her canlının yaşam süresi belirlenmiştir; her şeyin bir kitabı vardır.(64/MUNAFIKUN:11)

TÜRKÇESİ:

(1)- Her mescidde süs eşyalarınızı alın, yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez. 																																																												 	7/A’RAF-31 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	 	   (2)- Ey iman edenler! Allah’a itaat edin. Peygambere ve sizden olan emir sahiplerine itaat edin. 4/NİSA-59   (3)- İki topluluğun karşılaştığı günde başınıza gelen felaket Allah’ın izni ile olur. Ve müminlerin de iyi ileyeni bilmeleri içindir. 3/ALI İMRAN-166   (4)- Seni, küfre koşuşturanlar üzüntüye sevk etmesin. 5/MÂİDE-41   (5)- Önceki topluluklarda olduğu gibi sizin de başınıza bela gelir. Yaptıklarınızı tadın işte bu kötü sonuçlar yüzünden. 3/ALI İMRAN-196   (6)- O, beni gerçeklerle müjdeleyip korkutması için gönderdi ama insanların çoğu bunu bilmez. 7/A’RAF-188   (7)- Burada benim baksız ve muhtaç gördüğüm kimse nerede? 37/SAFFAT-65   (8)- Allah hiç kimseyi gücünün ötesinde bir şeyle mükellef kılmaz. 2/BAKARA-286   (9)- Müminler yalnızca şunlardır ki; Allah anıldığı zaman kalpleri titrer ve ona ayetleri okunduğunda imanları artar ve yalnızca Rablerine dayanıp güvenirler. 8/ENFAL-2   (10)- Allah, bir toplumun halini değiştirmedikçe, o toplumun halini de değiştirmez. 13/Ra’d-11   (11)- Dedi ki; Ben seni affettim. Haydi sen de hayırlı ol! 12/YUSUF-54   (12)- Bir şeyden hoşlanmazsanız, Allah belki onun içinde sizin için birçok hayır vardır. 4/NİSA-19   (13)- İslam’dan başka bir din isteyen kimsenin o din kabul edilmeyecek ve o ahirette zarar edenlerden olacaktır. 3/ALI İMRAN-85   (14)- Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve daima doğru söyleyin. 33/AHZAB-70   (15)- Müminler ancak kardeşlerinizdir. 49/HUCURAT-10   (16)- Artık yüce Allah’tan daha üstün olan hakiki bir hükümdar yoktur. 23/MÜ’MİNUN-116   (17)- İçinizden bir Peygamber geldi; sizin sıkıntılarınız ona çok ağır geliyor; müminlere karşı çok şefkatli ve merhametlidir.(9/TEVBE-128   (18)- Müminler yalnızca şunlardır ki; Allah anıldığı zaman kalpleri titrer ve ona ayetleri okunduğunda imanları artar ve yalnızca Rablerine dayanıp güvenirler.(8/ENFAL-2   (19)- Dedi ki; Ben seni affettim. Haydi sen de hayırlı ol!(12/YUSUF-54   (20)- Müminler yalnızca şunlardır ki; Allah anıldığı zaman kalpleri titrer ve ona ayetleri okunduğunda imanları artar ve yalnızca Rablerine dayanıp güvenirler.(8/ENFAL-2   (21)- Allah’ı gerçek anlamda hakkıyla tanımadılar; oysa kıyamet günü bütün yeryüzü onun kudretinin bir parçası olacaktır; gökler de onun elinin kenarında olacaktır; onun şirkin denildiği her şeyden yücedir.(39/ZEUMR-67   (22)- Allah’ın izni olmadan herhangi bir canlıya eziyet edilmez; her canlı onun izni olmadan ölmez; her canlının yaşam süresi belirlenmiştir; her şeyin bir kitabı vardır.(64/MUNAFIKUN-11   (23)- Allah’ın izni olmadan herhangi bir canlıya eziyet edilmez; her canlı onun izni olmadan ölmez; her canlının yaşam süresi belirlenmiştir; her şeyin bir kitabı vardır.(64/MUNAFIKUN-11   (24)- Allah’ın izni olmadan herhangi bir canlıya eziyet edilmez; her canlı onun izni olmadan ölmez; her canlının yaşam süresi belirlenmiştir; her şeyin bir kitabı vardır.(64/MUNAFIKUN-11

Ayrıca merak edilen bazı kelimelerin Türkçe karşılıklarını aşağıda sizlerle paylaşıyoruz:

Kelimelerin Anlamları

  • Ahd = söz verip bağlanma
  • Eyyam = günler
  • Sene = yıl
  • Sahi = sahil
  • Kaza = hüküm
  • Kaza = kader
  • Kahraman = yiğit
  • Cehennem = ateş
  • Dünya = ahiret
  • Küfür = inkâr
  • Zina = iffetsizlik
  • Tahsil = öğrenim
  • Lisan = dil
  • Söz = ağzı
  • Bahr-i Keder = keder denizi
  • Cemevi = dostlar evi
  • Bizevî = evimiz
  • Baba = peder
  • Melek = azrail
  • Duygu = his
  • Cümle = hepsi
  • Cahillik = gafilane
  • Sefil = fukara
  • Bensiz = bende olmadıkça
  • Ayan = belli olmak
  • lid=”83″>

    Tamlamalar

    • Ehl-i kitap = kitap ehlin
    • Ehl-i cennet = cennet ehlin
    • Ehl-i sünnet = sünnet ehlin
    • Ehl-i vatan = vatan ehlin
    • Ehl-i kemal = kemal ehlin
    • Ehl-i irfan = irfan ehlin
    • Ehl-i fesat = fesat ehlin

    Tamlamalar

    • Ehl-i kitap = kitap ehlin
    • Ehl-i cennet = cennet ehlin
    • Ehl-i sünnet = sünnet ehlin
    • Ehl-i vatan = vatan ehlin
    • Ehl-i kemal = kemal ehlin
    • Ehl-i irfan = irfan ehlin
    • Ehl-i fesat = fesat ehlin
Scroll to Top