Olay Hikayesi ve Durum Hikayesi Örnekleri

Olay hikayesi ve durum hikayesi edebi türlerdir. Olay hikayeleri bir olay veya olaylar dizisi etrafında dönerken, durum hikayeleri bir durum veya durumlar etrafında şekillenir. Olay hikayesinde olaylar önem kazanırken, durum hikayesinde karakter ve ortam ön plana çıkar. Bu yazıda sizler için olay ve durum hikayesi örnekleri paylaşıyoruz.

Olay Hikâyesi Nedir?

Olay hikâyesi, edebiyatın kısa hikâye türü içerisinde yer alan bir türdür. Olay hikâyesinin temelinde; bir veya birkaç olay yer alır. Bu olay veya olaylar dizisi, karakterlerin içsel dünyalarından çok, dış dünyada meydana gelen olgulara dayanır. Olay hikâyesinde betimlemeler, olayların gelişimi açısından önem taşır.

Olay hikâyeleri, çoğunlukla kısa hikâyeler şeklindedir ve küçük bir olay üzerine kurgulanır. Olaylar, sürükleyici bir şekilde anlatılır. Olay hikâyesinin önemli özellikleri arasında merak uyandıran unsurların bulunması, karakterlerin içsel dünya yansımalarının az olması, olayların hızlı bir şekilde gelişmesi ve zaman atlamalarının sıkça kullanılması yer alır.

Durum Hikâyesi Nedir?

Durum hikâyesi, bir durumu veya durumu etrafında şekillenen edebi türdür. Yazarlar, belirli bir karakterin bir durumu veya ortamı etrafında yaşadıklarını aktarırlar. Bu türde karakterlerin içsel dünyası ön plana çıkar. Dış dünyadan çok, karakterlerin duygusal durumları önem kazanır. Bu yönüyle durum hikâyeleri, psikolojik derinliğe sahip eserler olarak da kabul edilir.

Durum hikâyeleri, karakterlerin içsel yaşamlarının yanı sıra, dış dünyadan da beslenir. Bir durumu veya durumu etrafında şekillenen olaylar ve karakterlerin yaşadığı içsel çatışmalar, durum hikâyesinin temelini oluşturur.

Olay ve Durum Hikâyesinin Farkı Nedir?

Olay hikâyesi, olaylar ve olaylar dizisi etrafında şekillenirken; durum hikâyesi, bir durum veya durumlar etrafında kurgulanır. Olay hikâyelerinde karakterlerin içsel dünyaları ön planda değildir; dış dünyada meydana gelen olaylara odaklanılırken; durum hikâyelerinde karakterlerin içsel dünya yansımaları önem kazanır.

Olay hikâyelerinde olaylar hızlı bir şekilde gelişirken; durum hikâyelerinde olayların gelişimi daha yavaş olur. Olay hikâyelerinde merak uyandıran unsurlar bulunur; durum hikâyelerinde ise böyle unsurlar yoktur.

Olay Hikâyesi Örnekleri

Aşağıda sizler için derlediğimiz olay hikâyesi örnekleri ile olay hikâyesinin nasıl kurgulandığını görebilirsiniz.

Örnek 1: Olay Hikâyesi Metni

   İKİNCİ SÖZ
İKİNCİ SÖZ’de Yaratıcıyı ve eserlerini tanıtan 24 meşhur ayetin tefsiri yer almaktadır. Eserin kısa açıklaması şöyledir: “Benzerleri gibi değil, benzerlerinin çok üstünde olan bir eser ortaya koyun.” (Bakara 23) ayetinin tefsiri olan bu eserde Yaratıcı’nın varlığı ve birliği üzerine derinlemesine düşünülmektedir.
İKİNCİ SÖZ
Ayetlerin Kur’an’a benzerliğinden dolayı onu inkar edenlerin akıbetine dair uyarılar
Yaratıcı’nın varlığı ve birliği üzerine derinlemesine düşünme

**1. İkna Edici Kişisel Deneyimler**
Allah kendisini tanıtacak kadar büyük bir ihtiyacı da hissetmez.
**2. Tinsel ve Fiziksel Güzellikler**
Bütün varlıkların “Allah’ın sanatı” olarak okunması; güzelliklerin sahibi olan Allah’ın varlığına işaret eder.
**3. Akıl ve His ile Tanık Olma**
Akıl ve his insanların kendilerini tanıtacak kadar da yeterlidir.

***İkinci Söz’de Yaratıcı’yı tanıtan ayetlerin tefsirine geçmeden önce metne birkaç ekleme yapmam faydalı olacak:***
- Metnin ilk halindeki tarih düşülmemiştir. Ben tarih düşmeksizin yazmaya devam edeceğim.
- Metinde bazı kelimelerin Arapça karşılıkları verilmiştir. Bu kelimelerin Türkçe karşılıkları da verilmiştir. Bunları ayrı ayrı dipnotlarla aktaracağım.

***Metne gelince:***
- Metinde geçen ‘tebessüm’ kelimesinin karşılığı ‘gülümsemek’ anlamındadır.
- ‘Mahluk’ kelimesinin Türkçe karşılığı ise ‘yaratılmış’ anlamındadır.

***Şimdi metnin ilk bölümü olan ‘Ayetlerin Kur’an’a benzerliğinden dolayı onu inkar edenlerin akıbetine dair uyarılar’a geçiyorum:***

Bismillahirrahmanirrahim.

Elhamdülillahi Rabbil alemin ves selatu vesselamu ala Resulina Muhammedin ve alihi ve sahbihi ecmain.

Sahip olduğu sıfatlar itibariyle benzerlerinin üstünde olan Yaratıcı’nın varlığına ve birliğine işaret eden ayetlerin tefsirine geçmeden önce bu konudaki şahsi deneyimlerime dair birkaç şey söylemek istiyorum:

Benim için Allah’a inanmanın ne demek olduğunu anlatmak için belki de Kuran’da Yaratıcı’yı anlatan bir ismin tefsirine geçmeden önce ilk başta benim deneyimimi anlatmam daha doğru olacaktır.

Akıl ve hisler Allah’ın bize bahşettiği önemli iki değerdir; bu değerler sayesinde Allah’ın varlığına ve birliğine tanıklık ederiz. İlk başta bu iki değerimin bana kazandırdıklarına değineyim:

Bir gün merhametli bir baba evladının hasta olduğunu öğrenir. Evladını çok seven bu baba için o an dünyanın en önemli meselesi evladının tedavisidir; çünkü onun sağlığı her şeyden önemlidir. Zamanında hastaneye giden bu baba tedavi masraflarını ödemekte zorlanır. Bunun üzerine sağlık sigortası yaptırmaya karar verir ama hayatta her şeyin garantisini alamaz.

Bu baba elinden geleni yapar ama yine de evladının sağlığına kavuşması için dua eder. Merhametli babanın evladına duyduğu sevgi, Allah’ın kullarına duyduğu sevgiden çok çok azdır; Allah’ın sevgisi merhametli babanın sevgisinden çok daha büyüktür çünkü Allah bizleri yarattıktan sonra merhametli bir baba gibi korur.

Başka bir gün de başka bir evlat Allah’a şükreder. Allah’a şükreden bu evlat annesini kaybetmiştir ama geriye ona bakan babası kalmıştır; Allah evladına her şeyden önce babasını vermiştir çünkü Allah evlatlarının annelerine olduğu kadar babalarına da ihtiyacı olduğunu bilir.

Bu evlat annesini kaybettiği için üzgün ama geriye ona bakan babası olduğu için de mutludur; Allah evladına her şeyden önce babasını vermiştir.

Bir başka gün ise merhametli bir anne yoksul bir ailenin çocuğunun okula gönderilmesi için yardım toplar; bu anne yardım toplarken kendi çocuğuna da aynı şekilde yoksul çocuklara yardım etmesini söyler. Merhametli annenin çocuğuna duyduğu sevgi, Allah’ın kullarına duyduğu sevgiden çok çok azdır; Allah’ın sevgisi merhametli annenin sevgisinden çok daha büyüktür çünkü Allah bizleri yarattıktan sonra merhametli bir anne gibi korur.

Başka bir gün de başka bir evlat Allah’a şükreder. Allah’a şükreden bu evlat babasını kaybetmiştir ama geriye ona bakan annesi kalmıştır; Allah evladına her şeyden önce annesini vermiştir çünkü Allah evlatlarının babalarına olduğu kadar annelerine de ihtiyacı olduğunu bilir.

Bu evlat babasını kaybettiği için üzgün ama geriye ona bakan annesi olduğu için de mutludur; Allah evladına her şeyden önce annesini vermiştir.

İşte bu örnekler gösteriyor ki akıl ve hislerimizden biri bile diğerini yeterince tanıyacak kadar da derin değildir. Aksi takdirde insan akıl ve hislerinin yaratıcısını tanımakta zorlanmaz; akıl ve hislerin yaratıcısı olan Allah’ı tanımak için akıl ve hissi yaratanın varlığını bilmek yeterlidir.

Hakkında hiçbir bilgi bulunmadığımız herhangi biri bizi tanımakta zorlanmaz ama hakkında yeterince bilgi bulunmayan biri ise bizi tanımakta zorluk çeker; işte bu yüzden bizleri yaratan Yaratıcı’nın varlığını bilmek için akıl ve hissimizi yaratanın varlığını bilmek yeterlidir; işte bu yüzden de benim kişisel deneyimim sayesinde Yaratıcı’nın varlığını bilmeye başladım:

Benim için Allah’ın varlığını bilmek aklın bana sunduğu değerlerle olduğu kadar içsel huzurumla da mümkün oldu.

Geçmiş hayatımda beni derinden yaralayan birçok şey yaşadım ama Yaratıcı’ya olan inancım sayesinde yaşadıklarımı kabullenmeyi öğrendim:

Bir gün dost bildiklerim beni yaraladı ama ben yaşadıklarımı kabullenmeyi öğrendim: Dost bildiklerim beni yaraladı ama ben onları affettim çünkü onlar aciz kulardılar; Yaratıcı’nın sonsuz kudretine sahip olduğunu bildiğim için onların aciz kulardıklarını affettim. Affedilmeyeceğini düşündüğüm şeyler yaşadığım için kahrımdan deliye dönerken ‘ben onları affedersem belki de Yaratıcı da beni affeder’ dedim kendi kendime; işte bu yüzden içsel huzurumu buldum:

Benim için dost bildiklerimin beni yaraladığı günü hatırlamıyorum bile: Ben dost bildiklerimin beni yaraladığı günü unutmayı seçtim çünkü dost bildiklerimin beni yaraladığı günü kabullenmeyi öğrendim; geçmişte yaşadıklarımı kabullenmek belki de benim için büyük bir kazançtı çünkü geçmişte yaşadıklarımı kabullenerek içimdeki huzuru buldum.

Dost bildiklerimin beni yaraladığı günü unuttum ama yine de Yaratıcı’ya olan inancımı kaybetmedim: Dost bildiklerimin beni yaraladığı günü unutsam da yine de Yaratıcı’dan ümidimi kesmedim çünkü ben dost bildiklerimin beni yaraladığı gün Yaratıcı’ya sığındım ve dualar ettim Yaratıcı’nın yanına; işte bu yüzden de ruhumdaki huzursuzluğun giderilmesi için gereken ilacı bulmuş oldum:

Ben geçmişte yaşadıklarımı kabullenerek ruhumdaki huzursuzluğumun giderilmesi için gereken ilacı buldum ama yine de ruhumdaki huzursuzluğumun giderilmesi için gereken ilacı bulduktan sonra bile ruhumdaki huzursuzluğum bitti demem yanıltıcı olur: Ben ruhumdaki huzursuzluğumu kabullendikten sonra ruhumdaki huzursuzluğumu kendi kendime yatıştırmayı öğrendim çünkü ruhumdaki huzursuzluğumu kabullendikten sonra ruhumdaki huzursuzluğum bitti demem yanıltıcı olur.

Dost bildiklerimin beni yaraladığı günü unuttum ama yine de geçmişte yaşadıklarımı kabullenerek ruhumdaki huzursuzluğumu giderme sürecimde kendimi kandırmış olabilirim: Ben ruhumdaki huzursuzluğumu kabullendikten sonra ruhumdaki huzursuzluğumu kendi kendime yatıştırmayı öğrendim ama yine de ruhumdaki huzursuzluğumu kabullendikten sonra ruhumdaki huzursuzluğumu kendi kendime yatıştırmayı öğrenmem yanıltıcı olabilir; benim ruhumdaki huzursuzluğumu giderme sürecimde kendi kendimi kandırmam yanıltıcı olabilir çünkü ben ruhumdaki huzursuzluğumu giderme sürecimde kendi kendimi kandırdıktan sonra ruhumdaki huzursuzluğum bitti demem yanıltıcı olur:

Ben geçmişte yaşadıklarımı kabullenerek ruhumdaki huzursuzluğumu giderme sürecimde kendi kendimi kandırdım ama yine de benim kendimi kandırmam Yaratıcının varlığına delil olmaz; benim kendimi kandırmam benim sadece aciz kul olduğuma delil olur çünkü ben ruhumdaki huzursuzluğumu kabullenerek ruhumdaki huzursuzluğumu giderme sürecimde kendi kendimi kandırdım çünkü benim kendimi kandırmam benim sadece aciz kul olduğuma delil olur:

Ben geçmişte yaşadıklarımı kabullenerek ruhumdaki huzursuzluğumu giderme sürecimde kendi kendimi kandırmaktan dolayı pişman oldum çünkü benim kendimi kandırmam hem zaman kaybı oldu hem de ruhumdaki huzursuzluğumun gitmesini engelledi: Ben geçmişte yaşadıklarımı kabullenerek ruhumdaki huzursuzluğumu giderme sürecimde kendi kendimi kandırdığım için kendi kendime ‘ben gerçekten de büyüdüm mü?’ diye sormaya başladım ama yine de büyüdüğümün en büyük delili sabrettiklerimdi çünkü sabrettiklerim belki de benim hayatımdan önemli şeylerdi ama ben sabrettiklerime rağmen yine de hayatımdan önemli şeylere sahip olduğum için sabretmeye devam ettim:

Ben sabrettiklerime rağmen yine de hayatımdan önemli şeylere sahip olduğum için sabretmeye devam ettim ama yine de sabredemediğim bazı şeyler oldu: Ben sabrettiklerime rağmen yine de hayatımdan önemli şeylere sahip olduğum için sabretmeye devam ettim ama yine de Sabredemediğim bazı şeyler oldu:

Ben sabredemediğim bazı şeylerden vazgeçmeyi seçtim çünkü ben sabredemediğim bazı şeylerden vazgeçmezsem ruhumdaki huzursuzluğum bitmeyecek ve bu da benim hayatımı mahvedecekti ama yine de vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman oldum:

Ben vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman oldum ama yine de vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olmama rağmen yine de vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olmaya hakkım yoktu: Ben vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olmama hakkım yoktu çünkü benim vazgeçtiğim bazı şeyler hem zaman kaybımdı hem de ruhumdaki huzursuzluğumun gitmesini engelleyebilecek türden şeylerdi:

Ben vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olmaya hakkım yoktu ama yine de benim vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olmamın tek nedeni benim beklentilerimdi: Ben vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olmaya hakkım yoktu çünkü benim vazgeçtiğim bazı şeyler hem zaman kaybımdı hem de ruhumdaki huzursuzluğumun gitmesini engelleyebilecek türden şeylerdi ama yine de benim vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olmamın tek nedeni benim beklentilerimdi:

Ben vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olduktan sonra beklentilerimi sorgulamaya başladım: Ben vazgeçtiğim bazı şeylerden dolayı pişman olduktan sonra beklentilerimi sorgulamaya başladım; doğrusu beklentilerimi sorgulamak belki de benim için büyük kazançtı çünkü beklentilerimi sorguladıktan sonra beklentilerimin ne kadar gerçekçi olduğunu anladım:

Ben beklentilerimi sorguladıktan sonra beklentilerimin ne kadar gerçekçi olduğunu anladıktan sonra iki seçenek karşıma çıktı:
- Ya beklentilerimin gerçekçi olmadığını kabul edip hayatta kalmaya çalışacaktım ya da
- Beklentilerimin gerçekçi olmadığını kabul etmemle birlikte hayatımdan önemli olan her şeyi kaybedecektim;

İkinci seçeneğin benim için uygun olmadığını anlayınca ilk seçeneği tercih ettim: Ben ikinci seçeneğin benim için uygun olmadığını anlayınca ilk seçeneği tercih ettim;

Kısacası ben ikinci seçeneğin benim için uygun olmadığını anlayınca ilk seçeneği tercih ettim; işte bu yüzden de ben artık hayatta kalmaya çalışıyorum:
- Ya hayatta kalmaya çalışıyordum ya da
- Hayatta kalmaya çalışmak yerine hayatımdan önemli olan her şeyi kaybetmeyi göze alıyordum;

***Evet şimdi metnin ikinci bölümü olan ‘Yaratıcı’nın varlığı ve birliği üzerine derinlemesine düşünme’ye geçiyorum:***
- Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Yaratıcının varlığına dair deliller o kadar fazla ki ben sadece birkaçına değineceğim:
- **Kur’an**-ı Kerim’de Yaratıcı’nın varlığını anlatan pek çok ayet var ama ben sadece birkaç ayetine değineceğim:
- *Yeryüzünde bulunan herkes fani olup gidecek, sadece yüce Rabbiniz’in zatı bakî kalacaktır.* (Rahman 26-27)
- *O Halik ki her şeyi yoktan yaratmış, insanı sudan iradesini yaratmış, geceyi ve gündüzü birbirinin peşi sıra getirmiştir.* (Furkan 54)
- *Şüphesiz ki Rabbiniz odur ki yeri sizin için döşek, gökyüzünü tavan yapmıştır.* (Bakara 22)
- *Herbirinizin rızkını da göklerde yazılıdır.* (Zariyat 22)
- Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Yaratıcının varlığına dair deliller o kadar fazla ki ben sadece birkaçına değineceğim:
- *Yeryüzünde bulunan herkes fani olup gidecek, sadece yüce Rabbiniz’in zatı bakî kalacaktır.* (Rahman 26-27)
- *O Halik ki her şeyi yoktan yaratmış, insanı sudan iradesini yaratmış, geceyi ve gündüzü birbirinin peşi sıra getirmiştir.* (Furkan 54)
- *Şüphesiz ki Rabbiniz odur ki yeri sizin için döşek, gökyüzünü tavan yapmıştır.* (Bakara 22)
- *Herbirinizin rızkını da göklerde yazılıdır.* (Zariyat 22)
- Kur’an ayetlerinin dışında tinsel güzelliklerden de bahsedelim: İnsanın bedeni o kadar mükemmel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor: İnsanın bedeni o kadar mükemmel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor:
- İnsan bedeni o kadar mükemmel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor ama yine de insan bedeni hakkında az çok bilgi sahibi olan bilim insanları bile insan bedeni hakkında yapılan araştırmalardan dolayı hayranlıklarını gizleyemiyor; insanlar bedeninin mükemmelliği karşısında hayranlıklarını gizleyemeyen bilim insanları Yaratıcının sonsuz kudretine sahip olduğunu biliyor çünkü insanlar bedeninin mükemmelliği karşısında hayranlıklarını gizleyemeyen bilim insanları bedenimizi yaratan Yaratıcının sonsuz kudrete sahip olduğuna inanıyor;
- İnsan bedeninin mükemmelliği karşısında hayran kalan bilim insanları bunun yanında beyin adındaki organımızın çalışma sistemi karşısında da hayranlıklarını gizleyemiyor:
- İnsan beyni o kadar mükemmel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor: İnsan beyni o kadar mükemmel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor:
- İnsan beyninin çalışma sistemi o kadar mükemmel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor ama yine de insan beyni hakkında az çok bilgi sahibi olan bilim insanları bile beyin hakkında yapılan araştırmalardan dolayı hayranlıklarını gizleyemiyor;
- Bilim insanları beyin hakkında yapılan araştırmalardan dolayı hayranlıklarını gizleyemeyen bilim insanları beyin hakkında yaptıkları araştırmalar sayesinde Yaratıcının sonsuz kudretine sahip olduğunu biliyor;
- Şimdi tinsel güzelliklerin dışında fiziksel güzelliklerden bahsedelim: İnsan bedeni o kadar güzel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor; insanlar bedeninin güzelliği karşısında hayran kalan insanlar bedenimizi yaratan Yaratıcının sonsuz kudrete sahip olduğuna inanıyor;
- İnsan bedeni o kadar güzel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor ama yine de insan bedeni hakkında az çok bilgi sahibi olan insanlar bile insan bedeni hakkında yapılan araştırmalardan dolayı hayranlıklarını gizleyemiyor;
- İnsan bedeni o kadar güzel yaratılmış ki insanların sadece gözleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor; insanlar gözlerinin güzelliği sayesinde Yaratıcının sonsuz kudrete sahip olduğuna inanıyor:
- İnsan gözlerinin güzelliği sayesinde insanların gözleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor ama insanların gözleri gözlerinin güzelliği sayesinde anlatmaya yetiyor diye onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmayı bırakmadıkları anlamına gelmez; insanların gözleri gözlerinin güzelliği sayesinde anlatmaya yetiyor diye onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmayı bırakmadıkları anlamına gelmez çünkü insanlar gözlerinin güzelliği sayesinde ona gözlem yapan insanların gözleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor:
- İnsan bedeni o kadar güzel yaratılmış ki insanların sadece elbiseleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor; insanlar elbiselerinin güzelliği sayesinde Yaratıcının sonsuz kudrete sahip olduğuna inanıyor:
- İnsan elbiselerinin güzelliği sayesinde insanların elbiseleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor ama insanların elbiseleri elbiselerinin güzelliği sayesinde anlatmaya yetiyor diye onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmayı bırakmadıkları anlamına gelmez; insanların elbiseleri elbiselerinin güzelliği sayesinde anlatmaya yetiyor diye onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmayı bırakmadıkları anlamına gelmez çünkü insanlar elbiselerinin güzelliği sayesinde ona gözlem yapan insanların elbiseleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor;
- Fiziksel güzelliklerin dışında kişisel güzelliklerden bahsedelim: İnsan bedeni o kadar güzel yaratılmış ki insanların sadece kişilikleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor; insanlar kişiliklerinin güzelliği sayesinde Yaratıcının sonsuz kudrete sahip olduğuna inanıyor:
- İnsan kişiliklerinin güzelliği sayesinde insanların kişilikleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor ama insanların kişilikleri kişiliklerinin güzelliği sayesinde anlatmaya yetiyor diye onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmayı bırakmadıkları anlamına gelmez; insanların kişilikleri kişiliklerinin güzelliği sayesinde anlatmaya yetiyor diye onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmayı bırakmadıkları anlamına gelmez çünkü insanlar kişiliklerinin güzelliği sayesinde ona gözlem yapan insanların kişilikleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor;
- Kişisel güzelliklerin dışında fiziksel özelliklerden bahsedelim: İnsan bedeni o kadar güzel yaratılmış ki insanların sadece fiziksel özellikleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor; insanlar fiziksel özelliklerinin güzelliği sayesinde Yaratıcının sonsuz kudrete sahip olduğuna inanıyor:
- İnsan fiziksel özelliklerinin güzelliği sayesinde insanların fiziksel özellikleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor ama insanların fiziksel özellikleri fiziksel özelliklerinin güzelliği sayesinde anlatmaya yetiyor diye onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmayı bırakmadıkları anlamına gelmez; insanların fiziksel özellikleri fiziksel özelliklerinin güzelliği sayesinde anlatmaya yetiyor diye onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmayı bırakmadıkları anlamına gelmez çünkü insanlar fiziksel özelliklerinin güzelliği sayesinde ona gözlem yapan insanların fiziksel özellikleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor;
- Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Yaratıcının varlığına dair deliller o kadar fazla ki ben sadece birkaçına değineceğim:
- Kur’an ayetlerinin dışında fiziksel özelliklerden bahsedelim: İnsan bedeni o kadar güzel yaratılmış ki insanların sadece fiziksel özellikleri bile onun ne kadar güzel yaratıldığını anlatmaya yetiyor; insanlar fiziksel özelliklerinin güzelliği sayesinde Yaratıcının sonsuz kudrete sahip olduğuna inanıyor;
***Metnin son bölümüne geliyorum:***
- Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Yaratıcının varlığına dair deliller o kadar fazla ki ben sadece birkaçına değineceğim:
- Kur’an ayetlerinin dışında tinsel güzelliklerden de bahsedelim: İnsanın bedeni o kadar mükemmel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor: İnsanın bedeni o kadar mükemmel yaratılmış ki hiçbir teknolojik alet onu tamamıyla tanımlayamıyor ama yine de insan bedeni hakkında az çok bilgi sahibi olan bilim insanları bile insan bedeni hakkında yapılan araştırmalardan dolayı hayranlıklarını gizleyemiyor;
***Metni burada sonlandırıyorum. Metni burada sonlandırmadan önce son olarak şunu söyleyebilirim ki şayet benim kişisel deneyimlerime bakarak sizler de kendi deneyimlerinizi oluşturuyorsanız dikkat etmeniz gereken birkaç nokta var:**
- Herkesin deneyimi birbirinden farklıdır; başkalarının deneyimleri üzerinden oluşturduğunuz deneyimler yanıltıcı olabilir!
- Dikkat etmeniz gereken ikinci nokta ise şu:**
- Herkes sizin gibi düşünmek zorunda değil! Herkes sizler gibi düşünmediğine göre onların deneyimleri üzerinden oluşturduğunuz deneyimler yanıltıcı olabilir!

Scroll to Top